BIKTIK! 2 #TürkiyeYanıyor

 

Türkiye şartlarında gündemin ne kadar hızlı değiştiğini herkes biliyordur. Ama hiçbir zaman bu gündemler bu kadar içinden çıkılmaz bir hale gelmemişti. Herkes çıldırma noktasına gelmiş durumda. Mevcut iktidar resmen insanlarla dalga geçiyor. Ve inanılması güç bir şekilde hala bu insanları destekleyenler var.

İnsanlar canından malından olurken, bir cumhurbaşkanının afet bölgesine gelip koruma ordusuyla itfaiye ambulans gibi acil müdahale mekanizmalarının görevlerini engelleyecek şekilde trafiği kilitlemesi ve otobüsle mağdur vatandaşlara çay fırlatmasını bana hangi mantık izah edebilir? Bu resmen milleti hiçe saymak demek, bu resmen milletle dalga geçmek demek. Hangi vicdana sığar bu davranışlar?

Yangınlar o kadar büyük boyutlara ulaştı ki artık insan müdahalesi işe yaramıyor. Acilen çoğu ilimize yangın söndürme helikopteri ve uçakları gönderilmesi gerekiyor. Ama gönderilmiyor. Hiçbir şekilde yeterli mücadele edilmiyor.

THK kayyum heyeti başkanına ulaşılmaya çalışıldığında saat 15.30’dan sonra burada kimse olmayan şeklinde bir cevap alınıyor, sonrasında bir televizyon programında ise ‘’değerli bir kızımızın nişan törenine katıldım’’ şeklinde dalga geçercesine açıklamalarda bulunuyor. İnsanın aklının alamayacağı şekilde açıklamalarda bulunan bu insanlar bu konumlara nasıl gelmiş diye düşünürken kayyum oldukları akıllara geliyor.

Envanterimizde bulunan 9 adet yangın söndürme uçağının 4 milyon dolarlık bakıma ihtiyacı olduğu iddiasıyla kullanıma kapalı bir şekilde bekletilirken Ankara Anka Park’ta çürümeye terk edilmiş Türkiye’nin en vasat projelerinden biri olan dinozorlar var, 640 milyon dolara yapılan yazlık saraylar var, iktidara geldiklerinden beri halktan sürüm sürüm topladıları milyarlarca dolarlık vergi var.

Ne yapmak gerekiyor halkın yanında olmanız için? Suriyeli mi olalım Afgan mı? Katarlı olup hürmet görmeyi mi beklemeliyiz? Yandaş olup ihalelere mi girmeliyiz? Partizan olup koltuk peşinde mi koşturmalıyız? Yandaş kanallarda insanları aptal yerine mi koymalıyız?

Verdiğimiz vergilerin nereye harcandığını sorguladığında hain oluyorsun. Her seferinde ‘’devletin bir bildiği vardır’’ diyorlar. Devletin bir bildiği var ama benim avukata verecek param yok. Halkın yararına yaptıkları bir tane elle tutulur fayda yok.

Diğer ülkelerden istenilen yardım çağrısını ‘’işgal çağrısı olarak görenler topraklarımıza elini kolunu sallayarak giren ‘’Afgan, Suriyeli, Somalili’’ mültecileri nasıl görüyorlar acaba? Pardon onlar din kardeşimizdi (!) Mültecilere ayrılan 40 milyar dolarlık bütçe için ‘’gerekirse 40 milyar dolar daha harcarız’’ diyenler şuan ciğerlerimiz yanarken uçak bakımı için gerekli olan 4 milyon dolarlık parayı bulamıyor. Cidden yazıklar olsun! Yatacak yeriniz yok!

Evleri yanan insanlara gidip de ‘’500-500 kira öder gibi ödeyeceğiniz TOKİ evleri yapacağız’’, yapılan evler için ‘’insanlar bu hizmeti görünce keşke benim de evim yansaydı diyecek’’ demek nedir? Birisi açıklasın bunu bana. Açıklayın! bu ahlaksızlık nedir? Açıklayın!

Haberi bile yapılmıyor doğru düzgün. Haber yapacak kanallara RTÜK tarafından ‘’yayın yapmayın mesajı’’ gönderiliyor. Sky News’in yangın haberlerini oturun izleyin. Gerçek habercilik anlayışı budur. Her bakımdan sınıfta kaldık.

İsyan etsek kime fayda ? Sussak gönül razı değil.

Adamlar yetersiz kaldığımız yangın söndürme konusunda, sosyal medyadan sağlanan destek hastage’lerini atanlara bile hain gözüyle bakıyorlar.

Deprem olur hesap açıp para isterler. Pandemi olur hesap açıp vergi isterler. Orman yangını olur ‘’halkımız çömerttir’’ deyip vergi isterler. Yeter artık be! Yeter!

İLK SEÇİMDE GİDECEKSİNİZ! BU YAZIMI 2023 SEÇİMLERİNDEN SONRA ‘’ŞÜKÜR’’ NOTUYLA PAYLAŞACAĞIM!



 

 

 

 

 

 

 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Direnç ve Mecburiyetler: İçsel Mücadelenin Gölgesinde

Dokuma Vicdan - ŞİİR

BİLİNMEYEN CENNET: TURNALI